Herkesin yaylasına çıkılır da bizim yaylamıza inilir. Karabağlar Yaylası, şehre göre yüksekte değil alçakta bir yayla... Nitekim Tülay Kayar, bunu “herkesin yaylasına çıkılır da bizim yaylamıza inilir” diyerek güzel bir şekilde tarif etmiş.

1671 yılında Muğla’ya gelen Evliya Çelebi, Seyahatname’sinde “Kırk çeşit üzümü meşhurdur. Üzüm ağaçları çınar, kavak, meşe ve erguvan ağaçlarına tırmanır. Her ağaçta on yirmi yük üzüm olur. Yabancı bir adam Karabağlar’a girse yolunu kaybeder. Asla güneş yoktur. Bu bağlar içinde paşalara mahsus bir bağ vardır ki İrem Bağları gibidir” demiş.

Günümüzde isimlerini kahvelerden alan yirminin üzerinde semt (merkez) bulunuyor Karabağlar Yaylası’nda. Önlerinde 150-200 yıllık çınarların bulunduğu kahve meydanları yayla yaşamının önemli sosyal, kültürel  ve  ticari  mekânları  olarak  kullanılmış. Bu merkezlere gelen semerci, kalaycı, hallaç gibi zanaatkarlar yaylaya göç eden Muğlalıların işlerini yaparmış. Günümüzde ise restore edilip restoran olarak kullanılan kahvelerde enfes büryan kebabı, döş, kapama vb. yemeklerinden tadabilirsiniz.

Tarihi, doğası ve kültürüyle insanı mest eden Karabağlar Yaylası’nı görmeden Muğla’dan ayrılmayın. Yol kenarlarının iki tarafında sağlı sollu uzanan kesiklerin bir sevgili gibi kucaklaşarak oluşturduğu iremlerin arasında yürüyebilir veya bisiklete binebilirsiniz. Örümcek ağı gibi tüm yaylayı kaplayan iremlerin içerisinden geçerken göreceğiniz yemyeşil doğa ve yayla kültürü sizde güzel bir anı olarak kalacak.
 

  • Yakın Lokasyonlar
Muğla Yamaç Paraşütü
03/x Fotoğraf
Lüfen indirmek istediğiniz çerçeve modelini seçiniz
Çerçeveli Paylaş
Çerçevesiz Paylaş
Buraları da Gez !
Rotanıza bu lokasyonları da ekleyin...
Kayıtlı E-Posta Adresinizi Giriniz